TATLI BELA
Gerisini anlatmaya gerek yok sanırım: ağaçtan indirdim, yeniden çıktı, oyalamaya çalıştım bilumum oyuncaklarını serdim salona, bi yandan da güya film izleyeceğim... En son salondan attım dışarı, bu sefer de mıyk mıyk kapının önünde... Pes ettim saat zaten 22:00'ye gelmişti. yattım. Salonun kapısını kapattım, her zamanki kendi odamınkini açık bıraktım hanım kızımız birlikte uyumak isterse diye. Yatağa uzanıp bi yandan kitap okurken Minnoş hanım da gelip bütün sakinliğiyle kitapla arama kıvrılıp ron ron etmeye başlamaz mı :))) Az önceki sinir ve telaştan eser kalmadı elbette, günü huzur ve sevecenlikle noktaladık.
Unutmadan ekleyeyim en fazla uykusu 2 saat. Gece bir gibi yeniden zıplamaya başladı, kapı önüne koydum tabii ki :))
Sevgiyle kalın.
Yeyim ben seni ağaca mı çıktın?
YanıtlaSilbeta ya geçtik te...
YanıtlaSilSugibi'de de okudum, kedisi perdeyi delik deşik etmiş:) Yaramaz ama şeker şeyler dimi.. İlerde bahçeli evim olursa bende kediden korkmamayı öğrenmek için beslemeyi düşünüyorum..
YanıtlaSilSevgili Cadı,
YanıtlaSilEvet çok şeker ve yaramazlar. Büyüyünce uslanacağını umuyorum.
Mutlaka almalısın, seveceğine eminim.
ah bilmez miyim...
YanıtlaSil5 canavarla yaşıyorum!!!
tatlı belalarım benim...
onlarsız da yaşayamam tabiiy ;-)
bu arada kızınıza daha büyümeden mutlaka bi kardeş alın.
iki kedi her zaman daha kolay ve güzeldir..
egzersiz yaparlar, oynarlar,
evde yalnızken sıkılmazlar,
her kucağa daha fazla kedi düşer felan..
sevgilerimle...nazlı
http://kedikodu.blogspot.com/
Her eve iki kedi ha :))
YanıtlaSilBunu evdekilere kabul ettirmem olanaksız. Aslında gündüz canı sıkılıyor zavallıcığın, şimdilerde dışarı kaçmaya çalışıyor.
Düşünmek gerek bunu :))